Kimdir

Diğer bölümlerde gezinip sonra buraya geldi iseniz, zaten Kiraz'ı yeterince tanımış oldunuz. Site içinde yolculuğa buradan başlayacaksanız sorun yok. Ama ayrılmadan önce bir kez daha göz atmanızı öneririz bu kısma...

KİRAZ KİMDİR

Kiraz büyüdü, büyüdü, büyüdü, o kadar büyüdü ki ve evi terkedip üniversitede okumaya başladı Agustos 2009'dan bu yana. Hepimize sürpriz yapip hatta bu site ile canla başla uğraşan arkadaşını biraz üzüp, muzikal tiyatroyuya bir çalım atıp bilgisayar bilimini seçti.
Belasını da buldu. Çooook çalışıyor çok. Sadece kendisi değil, bütün bölüm.

Kiraz diğer 1990'lılara benzer bir kız çocuğu. 08.08.90 Çarşamba günü 10:25 de doğdu. Şu andaki isminden başka Buğday ve Zeytin de geçti aklından ismi takan arkadaşının ama yine de Kiraz'ı uygun buldu kendisine bakınca.
Birinci yılı (aslında şu ana kadar tüm ömrü) oldukça hareketli geçti. Birçok gezilere çıktı. İlk yolculuğunu dört günlükken hastaneden çıkıp Güzelce'ye (Kumburgaz) giderek yaptı. Üç haftalıkken Narlı (Kapıdağ yarımadası) ve sonra onuncu haftası dolmadan Cunda'ya gitti. Cunda dört yaşına kadar en çok sevdiği yer oldu. Dört aylıkken başlayarak İzmir, Antalya sonra Kemer'i, on aylık olduğunda Mersin , Adana , Taşucu ve Silifke'yi gezdi. Bir yaşında Side / Manavgat' a ulaştı.
Bir buçuk yaşında yataklı trenle Ankara'ya gitti. O ana kadar en çok zevk aldığı yolculuk bu oldu. Ankara'da doğal olarak Anıt Kabir, hayvanat (hayvanlar) bahçesi, Gölbaşı, şehir merkezi, Anadolu Medeniyetleri müzesi, Eski Ankara, Çubuk Barajı, Karagöl, hepsini dolaştı.
Gezileri hep sürdü. 1999 kışında Hawaii'ye gitti. Hawaii ' de hava iyi, İstanbul'da hava kötü idi! Güneş Tutulması'nı Erzincan'da Harput'un yamaçlarında izledi Ağustos 1999'da. Ekim 99' da henüz okullar açılmamış iken Safranbolu'da incelemelerde bulundu.
Henüz dokuz yaşını doldurmadan tek başına İsviçre'ye gitti. Gittiği gün hastalandı ve zatürree oldu. Gittiği okul bile biraz telaşlanıp Kiraz'ı geri yollamayı önerdi. En iyi arkadaşının istememesi sonunda 4 haftalık kursu tamamladı. Sanırım hayatının en sıkıntılı dönemini yaşadı o ara.Bu sure içinde her iki taraf da bol göz yaşı döktü. Sonraki sene aynı okula yeniden gitti bir sene önceki şikayetlerine karşın. Daha sonra yine iki kez İngiltere'de bir okula gitti. Artık karşılıklı dökülen göz yaşları tek taraflı  giderek azalıyordu. 2003 yazında Goethe Enstitüsüne devam etti 3 haftalığına. Göz yaşları bu kez ters döndü ve kurs bittiği için ağladı çok Kiraz.
İki yaşında Uludağ'a çıktı. Kayak yapmayı denedi ise de pek hoşlandığı söylenemez. Bu zevki altı yaşından daha sonra gelişti. İlk kayak ödülünü 1997 de aldı. Ancak her sene kayak kamplarına ve yarışlara katılmasına ve bunun dışında ayrıca kayağa gitmesine karşın bu sporda fazla başarılı olduğu söylenemez.
Kiraz sekiz aylık iken hayatının ilk nikah törenine katıldı. Bu anne ve babasının nikahı idi (Bkz Foto bölümü 1991 - 1992).
3 yaşında yuvaya gitti. Hiç gitmek istemedi ilk yıl yuvaya. Aslında ilk başladığı birçok şeyi anında beğenmedi. Hep zaman aldı bir şeylere alışması. İlkokula başlamadan genellikle kendi başına okuma ve yazma öğrendi.
Bir yaşından önce kalem aldı eline. İlk resmini 14 aylıkken yaptı. İki yaşında piyanoya başladı (7 yaşında bıraktı). Üç yaşında bilgisayarda bir şeyler yapabiliyordu. Dört yaşında da kursuna başladı zaten. Aynı sene baleye başladı.
Beş yaşında resim kurslarına katılmaya başladı. Aslında o seneye kadar resim yeteneği gelişmeye başlamıştı. Resimde ilk ödülünü altı yaşında aldı (Bkz Ödül bölümü). Resim Kiraz'ın en zevk alarak ve başarılı olarak yaptığı bir uğraştı 2004e kadar (Bkz Resim bölümü). Bazı birincilikleri ve başka ödülleri bulunmakta (Bkz Ödül bölümü).
Kiraz 1995 Zekeriyaköy'e taşındı. Buradan Levent'teki yuvaya gitmek beş yaşında narin bir kız çocuğu için olağanüstü zor oldu. Ondan önce aralıklı hasta olan, hasta olmasa da sürekli öksüren Kiraz Zekeriyaköy'ün temiz havası vebelki de zor koşullar sayesinde sağlığını kazandı. 2009 Agustos’una kadar  Zekeriyaköy'de oturdu. İlk taşındığı senenin zorluklarından öç alırcasına evine oldukça yakın ve orman yolundan gidilen bir ilköğrenim okulunda okudu. Okulunu çok sevdi. 1998 - 99 öğrenim dönemi sonunda parasal zorlukla karşılaştığı için vakıfa devredilen okulunu bizim ısrarlarımıza rağmen terk etmedi.

1999 Agustos depremini Zekeriyaköy’de yaşadı. Aslında o güne kadar hayatında ülkesi ile bu denli bütünleştiği olay ne gariptir ki bu deprem oldu. En iyi arkadasi onu yatağından omuzlayıp evden dışarı çıkmaya çalışırken durumun henüz farkında olmayan Kiraz “ben oynamak istemiyorum, uyumak istiyorum, yatagıma birak beni” diye bağırıyordu.   O gece evin önünde gelen geçenle toplanılması, radyo dinleme, çay demleme ve sabahlama onu derinden etkiledi.
İlkokul ikide folklora basladi. İzlemeye değerdi gerçekten yaptığı dönemler. (Bkz Diğer Yaptıkları bölümü). Sonra folkloru bıraktı. Dogrusunu isterseniz ben üzüldüm. Folklordan önce tiyatroya baslamisti. Tiyatroda, balede olduğu kadar başarılı olamadi baslarda. Sonra ise tiyatro ilgisi okulun tiyatro klubü dışına tastı. 2005 yazinda Syracuse Universite'sinin Oyunculuk ve Müzikal Tiyatro Bölümünün yaz okuluna katıldı. Bölümün tek yabancı ve en küçük öğrencisi olmasına karşı başarısı fena değildi (bkz Ödüller ve Anı bölümü 2005 – 6 seneleri). 2006 yazinda  Walnut Hill Arts Konservatuvarina ve 2007 de Carnegie Mellon Universitesine devam etti. Ttiyatro ve muzikal bölümüne. 2008 yazında ise yine Carnegie Mellon'a gitmesine karşın ders seçimi hepimiz şaşırttı : Billgisayar Programcılığı ve Robotics. Bunlarla ilgili foto ve videolar bu sitede yerlerini alıyor geldikçe.
İlk yazısını / hikayesini 7 yaşında yazdı. Anneannesi ile birlikte yüzme havuzu kenarında otururken birden ilham gelip anneannesine dikte ettirdi hikayesini (Bkz Yazı bölümü - Kiraz'ın Hikayesi). Daha sonra kısa (ve bazıları tamamlanmamış) şiir ve hikayeler yazdı. Ekim 99 da yazdığı "Benim Tanıdığım Atatürk" yazısı Bütün Dünya'nın Kasım 1999 sayısında yayımlandı (Bkz Yazı bölümü). Sonra kısa hikayeler dizisine başladı. Nedense kahramanları çoğu kez yabancı idi. Bu hikayeleri bir defterde biriktiriyor. Sayısını yeterli bulunda Gençler İçin Gençlerin Ağzından Gençlik Hikayeleri isimli bir kitapta toplayıp bastıracakmış bunları. Yazı bölümünde 2003 - 2004 yılı yazılarına bakın. Çoğunu orada bulacaksınız zaten. 2008 de ise yazilarin birden ciddilestigini gözlemleyeceksiniz.

Kiraz ailesinin hem en küçük hem de çok küçük üyesi. Annesinden 38, en iyi arkadaşından 42, ablasından 10, abisinden 13, halasından 38, babaannesinden 72, anneannesinden 64, 2000 ve 2004de yitirdiği dedelerinden 80 ve 76, diğer yeğenlerinden ortalama 14 yaş daha genç.
2003 - 04 ders yılında sekizinci sınıf öğrencisi idi. Lise Giriş Sınavı Hazırlığı adı altında 10 aylık işkence sürecinden geçeceğini sanıyorduk. Kendisi inkar etse de en iyi arkadaşı olan kişinin tüm diretmesine karşın 2 ayrı hazırlık kursuna gitti. Bundan çok keyif aldı. Haftanın yedi günü doldu ama şikayetçi olmadı. Ama yakın aile fertleri olarak bizlerin bile yaşamında değişiklikler oldu.
Sonuçta bu işkence Üsküdar'da son buldu!

Kiraz’la birlikte  Üsküdar dört yıla çıktı. Hazırlıkla birlikte beş sene okudu Lise 3'te. ÖSS’ye girmesi için henüz vakit olmasina karşın çalışmalara ve kurslara başladı.
Aslında Üsküdar'a kapak atışı hayatının başka - belki de en önemli - bölümünün başlangıcı oldu. Kendine güveni arttı. Cevresinde insan olsun diye degil, keyif aldigi zamanlar arkadaslık yapiyor artık. Kendisine giderek daha az itiraz edilebiliyor. Evin en kücügü olmasına karşın genelde onun dedigi olur!

2007 ve 2009 yaşamının çok uğraş verdiği değişim dönemi oldu. Yuva dahil 16 yıllık üniversite öncesi ve 15 yıllık bale eğitimini tamamlayarak  mezun oldu. Bu dönem bir şanssızlık yaşadı. Bale son gösterisine 10 gün kala prova sırasında dizi döndü!! Aslında böyle bir gösteri olmayacaktı. Kiraz çok uğraşmıştı oyunun sahnelenmesi için. Peşinden olduğu başarılı ameliyat ve gençliği sayesinde kısa sürede normale döndü.
Bu dönem ağırlaşan dersler ve lise btirme sınavları, ÖSS sınav hazırlık, müzikal tiyaro, şan, bale prova ve gösterileri,  yurt dışı üniversiteler için SAT, TOEFL hazırlık ve sınavları, başvuru hazırlıkları, formalar ve sonda daha çok formlar, universitede ne okuyacagi ikilemi çaba ve gerginliklerine karşı kendini önden çok iyi hazırlamış olmalı. En azından etkilendiğini dışarı yansıtmayacak kadar..
Aynı dönemde  piyano, at, kayak, şan ve en önemlisi sahneye – umarım sadece – ara verdi. Kendisi sıkıntıya sokmadan yaptığı resimlerle çok başarılı olmasına karşın  bu uğraşı terketti. Yedi yaşından beri eğitimini aldığı müzikali bırakıp aniden ters uçtaki Bilgisayar Bilimi’ne (Computer Science) yönlendi. İtirazlarima karşın.
Cogu sınıf akadaşınıun tersine okulda ders dışı etkinliklrrini son senede de sürdürdü Üstelik daha çok zaman ve sorumluluk gerektiren başkanlık pozisyonunu üstlenerek.
Zor çekiyor Kiraz’i ve üstesinden geldikçe kendini daha uğraş vermesi gereken yeni alanlara atıyor. Başladığı işi bitirdiği konusundaki hakkını kendine vermemiz ve Haziran 2009 da ipi göğüsleğinde çok önceden öngördüğü yerde son buldugunu da kabul etmemiz gerek.
Tüm bu değişikler aşağıdaki ana sayfaya yansımakta. Kenarda kalmış Bilgisayar artık çok ön plana çıktı.
Kiraz nadir dönemlerinden birini yaşıyor.. Kurs, hangi okula gideceği düşünceleri, seminer, okul klüpleri, formlar, provalar, okul servisleri ve şehire inip dönmelerden arınmış biçimde. Ğldukça zor bir okul olan Pittsburgh’daki Carnegie Mellon Universitesi’nde (CMU) sürdürüyor bilgisayar bilimi eğitimini..
Kiraz bilgisayar bilimi, CMU ve Pittsburgh ücgeninde cok mutlu gerçekten. Ders çalışarak, ögrenerek, kendini evde hissederek ve eğlenerek geciriyor vaktini.

Uzun yıllar sahne ile ugraştıktan sonra niye niye Pittsiburgh’daki CMU’nin Bilgisayar Bölümünü seçtiğini okuluna şöyle anlatmış Kiraz:
“At the first chance we got, my family and I visited CMU in February 2007, during my semester holiday. Although the weather was really cold and the whole campus was covered with snow, there was an energy and vividness that was impossible to disregard. I went back twice more, once for a Musical Theatre Summer Program and once for AP/EA and took Computer Programming and Robots to the Rescue classes. Every student I met there, be it undergraduate or graduate were incredibly intelligent but humble. Everyone was so glad and proud to be there. It was so stimulating to be around people who were so smart and professors who were so great and helpful.
Of course the environment wouldn’t mean a lot without the extraordinary Computer Science program and the great facilities. For me, the fact that CMU contains best of both the arts and sciences is also really important. Although I’m not going to major in an arts related program, having that air and understanding of arts around me is just as important. Another great thing is that at CMU the professors are accessible because the classes are small. Also, Pittsburgh is a perfect city for a student, everything is just where I want them to be, not right under your nose that they distract you from your classes but under your hand so that you can use them whenever you want to.
I want to study Computer Science the most. Computer Science covers a very large variety of topics from Mathematics to Social Sciences. You can make it whatever you want it to be. It requires you to have an artistic side in order to produce more creative and user friendly programs. Also, we are in a world where we are becoming more and more dependant on computers, which also makes Computer Science more and more vital. You have to force your limits as the limits of the area increases and that is very challenging. I don’t really believe something is worth doing if it isn’t challenging, if it does not force your limits. Moreover, before my summer in CMU on computer programming I didn’t really believe anything could compare to the excitement you felt on the stage while acting. But that experience showed me that the joy of seeing your program run smoothly after spending hours and hours on a code was also pretty much up there. It is like creating a world of your own and a bit dangerous because creating your own world can make you feel like you’re better than anyone else for a few seconds”
Kiraz çalışmaya da başladı!
Birinci sene sonundaki yaz tatilinde (Mayıs – Haziran 2010) Yapı Kredi Sigorta’da staj yaptı. Zorunlu olmamasina karşın. Bu onun ilk iş deneyimi idi. Hoşlandığını söylemek abartı olmaz. PL / SQL Oracle dili kullanılan IRIS isimli  ITR projesinde görevlendirildi.
CMUnde dördüncü dönemi boyunca (Ocak – Aralık 2011) “Bilgisayarcılığın İlkeleri” dersinin kurs asistanlığı yaptı. Az kazanmasına karşın beşinci dönemde de “Programcılığın Temeli”nde aynı görevi üstlendi. Parasını biriktirip dönem sonuna doğru kendine CANON  EOS Rebel T3i model gelişmiş bir fotoğraf makinası aldı.
2011 yaz tatili süresince Microsoft’ta Bing Projesi yazılım geliştirme mühendisi olarak görev yaptı.  13.05.11 – 06.08.11 arası. Microsoft merkezi Seattle’da 12 hafta çalışıp 08.08.2011 den (yaşgünü) bir gün önce Türkiyeye erişebilmeyi planlıyor tatilinin geri kalan üç haftasını geçirmek için.
2012 yaz tatilinde de yine Microsoft / Seattle’da çalışacak. Belki  bu güncelleme yayına girene kadar staja başlamış olur.
16 çeyrekten oluşan bilgisayar bilimi eğitiminin 12.si de sona erdi.  Geriye 4 çeyrek kaldı. Ancak yol bitmiyor burada. Aslinda bittikçe uzuyor ve hep sürüyor yolculuk.
Not: Bu siteyi organize eden , yazıyı yazan ve Kiraz'a ismini takan kişi onun oldukça yakın arkadaşıdır. Kiraz'ı koşulsuz sevmektedir. Siteyi Kiraz'a onuncu yaş günü armağanı olarak geliştirmiştir.

Site bu sene (2012) onikinci yaşına bastı.
Sitenin oluşmasında Alp Bosnalı, İzmir Tolga ve  Sait Mingü'nün katkıları da yadsınacak gibi değil.

Sitenin başlangıç tarihi: 08.08.2000
Yukarıdaki yazının son günceleştirilmesi: 01.01.2013